Ayşe Yeşilkaya

Aynadaki Suretim

Olaylar olaylar olaylar. Hiç bitmiyor mu? Hep aynı şeyleri mi yaşıyorsunuz? Hep suçlu siz misiniz yoksa diğerleri mi? Dışarıda olup biten her şey bir facia mı? Ya da o facia aslında sizin içinizde mi? Neler oluyor? Olanlara bir anlam veremiyor musunuz? Yoksa kimse sizi anlamıyor mu? Defalarca denemenize rağmen karşınızdakileri değiştiremediniz mi? Peki karşınızdaki de sizin için aynı şeyleri düşünüyor olabilir mi? Ne istiyorsunuz ne yaşıyorsunuz?
Peki, bakın bakalım nasıl düşünüyorsunuz? İçinde bulunduğunuz düşünce kalıpları sizi istediğiniz noktaya götürecek düzlemde mi? Düşümüz, düşüncemiz, duygumuz ve davranışımız birbiri ile paralel mi… Yoksa yoksa hep ayrı alanlarda mı dans ediyor? Olaylar içerisinde sizden çıkan bir ses var mı? Farklı bir ses. O sesin kime ait olduğunu yakalayabildiniz mi? Düşmanınızı buldunuz mu? Nerede arıyorsunuz bu düşmanı? O düşman içinizde  olmasın, ne dersiniz? Çok mu ağır geldi? Der ki güzel insan; ‘Dostum yakındır, düşmanım daha da yakın.’
Sevgili kardeşlerim tüm burada yazılanları deneyimlemiş bir kardeşiniz var. Sorunun tohumu da, çözümün tohumu da sizde. Ne demek istedi Hz. Ali; ‘Geçmişimden korkarım, geleceğimden değil.’ derken? Çekirdek inançlarımız atalarımızdan bize gelen tohumlar? Dedesi erik yemiş, torununun dişi kamaşmış… Ya omzumuzda taşıdığımız, bizim kamburumuzu çıkaran o duygu durumları… Her attığımız adım, fiyasko neden? Hayde bakalım. Kendimizden ne kadar, ne bulacağız? ‘Ayna ayna söyle bana benden güzel var mı bu dünyada?’ Keyif ile farkındalık yaşamanızı umut ediyorum.