Ana bak, bahar geldi. Şey…
Hasçama nineme ne zaman gideceğiz?
- Kukkuklar ötsün de…
- Şey, ama…
- Kukkuklar bi ötsüün. Çayır,
çimen bi yeşersiin. Kır çiçekleri; papatyalar, çiğdemler, menevşeler,
tülübabalar bi açsıın… Hey gidim heey, görsünler o zaman bizi: Akbeygiri
eyerler, seni üstüne, heybeyi de arkasına attık mı… Oo oh, bizi tutana aşk
olsun!
- Ana ben yetim miyim?
- Ee, baban var ya işte…
- Şey… Kimileri öyle diyor da…
- Ah yavrum, baban!..
Köyde kırda, yazıda yabanda
çocuk olmak? Üstelik de yetim olmak?
Hatta yetim oğlu yetim olmak…
Yazar, romanda, Yetimin inişli-çıkışlı
yaşamındaki özlemlerini, duygusal kırılmalarını, karşılaştığı zorluklar ve
engeller karşısındaki metanetini, arzu ettikleriyle değil de bulduklarıyla
geleceğe yönelişini yalın bir dille okuyucusuna sunuyor.
- Nedendir bilmem, bu yıl kukkuklar hiç
ötmedi yavrum, hiç hiç… Ötmediler mi, yoksa ben mi duymadım? Ama şey… Onlar artık eskisi gibi ötmüyorlar… Ötmüyo…
Öt…