Saniye EROL

MAİ

nereye dokunsam avuçlarıma yıkılıyor şehir

anahtarı yitik kapılar açılıyor içime

iniyorum firuze bir atlasın sırrını taşıyan merdivenlerden

her basamak, suda hasret içen turnagöçü

alagecede gün gözleyen pusulam kırık

kayboluyorum labirentimde

 

şakağımda gelinhavası

sendeleyerek giriyorum sürgün hüznünde odalara

yakıyorum ışıkları

bulamıyorum sesimi

yokum…

 

 

Saniye Erol